Çocuklarımızla iletişim kurarken bazen hatalar yaparız, bunların zamanla biriktiğini ve çocuğun bizden uzaklaşabileceğini düşünmeyiz. Bundan nasıl kaçınabilirsiniz?
Talimatlar
Aşama 1
Çocuğunuza zaman ayırın, sizinle bir şeyler paylaşmaya geldiyse her şeyi bir kenara bırakın. Çocuğunuzu dinlerken yüzünü ona çevirmeniz, onunla bir seviye aşağı inmeniz veya yanına oturmanız gerekir. Bir şeye üzülürse, onu dizlerinin üzerine oturtun veya elini tutun. Çocuğunuz onun hikayesiyle ilgilendiğinizi hissetmelidir.
Adım 2
Bebek üzgün veya korkmuş olmaktan bahsediyorsa buna dikkat etmelisiniz. "Saçmalık bu, oynamaya devam et" sözlerinizden korku ya da üzüntü yok olmayacak, bu duyguyla yalnız kalacak, kendisinde bir sorun olduğunu anlayacak, bundan utanmaya başlayacak ve "kapanacak".. Duygularını paylaş, şöyle bir şey söyle: "Şimdi korktun ya da üzgünsün - bu normal, ben de senin yaşında hissettim …".
Aşama 3
Ders vermeyi, tavsiye vermeyi, eleştirmeyi, uyarmayı ve suçlamayı bırakın. Çoğu zaman, bu çocuklar için işe yaramaz. Baskınızı, can sıkıntınızı, suçluluğunuzu, bağımsızlığa saygısızlığınızı hissediyorlar. Bir ebeveynin, ebeveynin "yukarıdan" bu konumu çocuğu rahatsız eder, hiçbir şeyi paylaşma arzusu olmayacaktır. Ve en önemlisi, çocuk düşük benlik saygısı geliştirecektir.
4. Adım
Çocuğunuzun sizi dinlemesini ister misiniz? Sonra ona duygularınızı ve deneyimlerinizi anlatın. Çocuk ve davranışları hakkında değil, kendiniz hakkında birinci tekil şahıs olarak konuşun. Örneğin: "Yatak odası çok kirliyse nefret ediyorum." Bu tür mesajlar, çocuğu rahatsız etmeyecek şekilde olumsuz duyguları ifade etmemizi sağlar.
Adım 5
Aile içindeki kurallar, gereksinimler, kısıtlamalar ve yasaklar anne ve baba arasında kararlaştırılmalıdır. Çocuğun bunları açıklaması gerekir, ancak çok fazla olmamalıdır. Otoriter bir ebeveynlik tarzından kaçının, çocuğunuzun duygularını, ilgi alanlarını ve ihtiyaçlarını göz önünde bulundurun, elbette kendinizinkini de unutmayın.